Yurtta Sevgi Dünya'da Sevgi...

30 Ekim 2019 Çarşamba

Sinema: Kutsal Yer - Sanctum - Güney Pasifikteki Esa-ala Mağaralarında Yaşanan Gerilim Dolu Anlar... / Konusu, Özeti, Afişler

Kutsal Yer - Sanctum

Oyuncular; Richard Roxburgh, Rhys Wakefield, Dan Wyllie
Yönetmen; Alister Grierson
Tür; Macera, Dram, Aksiyon, Biyografik, Gerilim

Konusu; Film, Güney Pasifikteki dünyanın en güzel, en büyük ve girilmesi en zor mağaralarından biri olan Esa-ala Mağaralarına giren bir yeraltı mağara dalgıç ekibinin içeride mahsur kalmaları ile verdikleri yaşam mücadelelerini konu almaktadır.

Özeti; Güney Pasifikteki Esa-ala mağaralarında uzun zamandır araştırma yapan Frank, yağmur ve sel sularının dağın içinden bir yol oluşturduğunu düşünmektedir ve bu yolu takip etmek istemektedir. Yol üzerinde karşılaşacağı yeni ve güzel şeylerin merakı içindedir. Kendisini mağara araştırmalarına adamış Frank, ekibi ile belirli bir seviyeye kadar inmiş ve burada kamp yapmışlardır. Mağaranın içi genellikle su doludur, dar ve geniş tüneller şeklinde nereye gittiği bilinmeden uzamaktadır. Son olarak kamp yaptıkları yerden sonra geçmeleri gereken su altında dar bir tünel vardır ve bu tünelden dalgıç elbiselerini giyerek Liz isminde ekipten bir arkadaşı ile geçtikten sonra çok geniş bir su altı alanına geleceklerdir.





Ancak bu dar tünelden geçerken Liz'in oksijen hortumu delinmiştir ve kısa zaman sonra
yırtılıp iptal olmuştur. Artık sadece Frank'in oksijen tüpü ve maskesi ile idare etmek zorundadırlar ancak bu şekilde sürekli idare edemeyecekleri için Liz, oksijensizlikten ölmek zorunda kalacak ve Frank, kamp alanına tek başına dönecektir.

Bu sırada Frank'in tırmanıcı oğlu Josh ve Victoria'da kamp alanına gelmişlerdir ve bu ölüm olayından sonra ekipteki insanlar umutlarını kaybetmişlerdir. Cesedi de alıp yukarı çıkmayı planlarlarken, yeryüzünde fırtına kopacak ve kasırga oluşturacak, yağmur suları mağaranın içine gelecek ve bulundukları kamp alanına kısa bir zaman içinde yağmur suları dolmaya başlayacaktır. 

Çok şiddetli gelen suların içinden çok güç şartlarda tırmanmaya çalışan ekip, başarısız olacak ve çıkmaları gereken mağaranın ağzını, sular yüzünden yerinden oynayan dev bir kaya kapatacaktır ve aşağıda hepsi mahsur kalacaklardır. Bu kaya yerinden oynarken ekipten bir arkadaşları da yaralanacak ve akıntının içinde mağaralara girerek kaybolacaktır. Geriye kalanlar çıkmak için dalgıç elbiselerini giyerek Frank'in bulduğu ve Liz'in öldüğü o dar alandan giderek kendilerine yeni bir yol bulmayı deneyeceklerdir. Bu sırada akıntıya kapılan yaralı arkadaşları ortaya çıkacak ve bütün kemikleri kırılmış, yüzü parçalanmış olan bu arkadaşlarının daha fazla acı çekmemesi için boğarak öldüreceklerdir.





Ekipten geriye beş kişi kalacak ve Victoria hariç hepsi dalgıç elbiseleri ile yola çıkacaklardır. Suyun altındaki dar tünelden geçerek yüzeye çıkmayı başaracaklar ancak Victoria, dalgıç elbisesi olmadığı için donma tehlikesi geçirecek, George ise vurgun dedikleri bir hastalığa kapılacaktır. 

Biraz dinlendikten sonra karadan tünelleri takip ederek devam etmeye karar verecekler, azalan pilleri nedeni ile ışıkları idareli kullanıp, keskin ve kaygan kayaların olduğu yerin altındaki tünellerden geçmeye çalışacaklardır. Bu sırada hasta olan George, ağzından kan gelince diğerlerini yavaşlatmamak için kendini öldürecektir. 

Geride kalanlar ileride bir uçurum alana denk gelecekler, halatlarla buradan geçmeye çalışacaklar, Victoria'nın saçı halata takılacak ve saçının derisinin çıkmasıyla çok fena acı çekecek ve saçını keserek yere düşüp ölecektir. Bunun üzerine üç kişi kalan ekip, üzüntü ile yollarına devam edecekler, yanlarında sadece bir tane dalgıç tüpü kalmıştır ve su dolu bir tünele denk geldiklerinde Carl, bu tüpü alıp suyun içine girerek kaçacak ve Frank ile Josh'u geride bırakacaktır. Ne yapacaklarını düşünen baba ve oğul, bulundukları yerin yanında yarasa dışkıları bulacaklar ve çıkışın yakınlarda olduğunu düşünüp, dar bir geçitten yukarı tırmanarak yeni bir yol daha bulacaklar ve tam ışıkları bitmişken, yerin altında karanlık ve dar tünellerin içinde ışıksız kalmışken, ileriden parlayan gün ışığını görüp, yukarı çıkılması çok zor olan bir mağaraya ulaşacaklardır.







Oldukça derin olan mağaranın içine, yukarıdan eski bir tank düşmüştür ve bu tankın yakıtını kullanarak yeni yollar aramaya başlayacaklar, girdikleri tünellerde Carl ile karşılaşacaklardır. 

Karanlıkta yolunu arayan Carl'ın yaptığı hainlik üzerine Frank ile kavga edecekler ve Carl, Frank'i sırtından yaralayacaktır. Bunun üzerine Carl, depresif bir ruh hali ile gördüğü bir mağaranın suyuna dalış yapacak ama oradan çıkamayıp boğularak ölecektir. 

Josh ise ölmek üzere olan babasının son isteğini yerine getirecek ve O'nu daha fazla acı çekmemesi için kendi elleri ile boğarak öldürmek zorunda kalacaktır. Artık tek başına kalan Josh, kendindeki dalış tüpü ile içi su dolu mağaraya dalacak ve nehir suyunu takip edip, tam tüpteki oksijen bittiğinde, suyun içinde gün ışığını görecek ve denize ulaşacaktır. Josh, böylece ekipten kurtulan tek kişi olacak ve film böylelikle son bulacaktır.

Gerçek bir yaşam hikayesine dayanan konusu ile oldukça etkileyici sahneleri izleyeceğiniz, yerin metrelerde altında yaşam mücadelesi veren insanların zor zamanlarına tanık olacağınız, aynı zamanda içinde doğal güzelliklerinde bulunduğu film, macera, dram, aksiyon ve biyografik gerilim filmidir.