Merkez Duyusal Özellik, Merkez Duyu Nedir?, Varlığın Merkezi Olduğunu İfade Eden Duyusal Özelliği, Merkez Duyunun Felsefi Tanımı
Duyularımız arasında öyle bir duyu vardır ki bu duyusal özellik, içeriğinde bütün duyuların çekirdek sayılabilecek merkez bilgisini bulundurup, aynı zamanda varlığın sahibi olan varlığı bu varlıksal oluşumda merkez, yönetici olduğunu ispatlar. Bu merkezlik duyusal özelliği bütün duyularla bağlantılı olarak onları yönetir, onların bilgi ve tecrübesi ile varlığı yönetir. Aynı zamanda yöneticilik ve merkezlik özelliği olan bu duyusal özelliğin gücü varlıksal bütün alanı sımsıkı birbirine bağlar, bir çekim kuvveti ile varlığın kendisine ait olan her şeyi bir arada tutar, varlığın iradesine bağlı olarak bu özelliği yaşatır. Bütün duyusal özelliklerinizin küre şeklinde olağan üstü enerjetik oluşumlar olduğunu ve onların merkezlerinde de duyuların içeriği ve görevi ile ilgili bilgilerinde olduğu başka bir küçük küre olduğunu düşünüp, bu merkezdeki küre duyusal bilgi alanlarının da merkezlik duyusal özelliğinin içindeki çekirdek duyu bilgilerine bağlı olarak çalıştığını, bütün duyuların kural, yaptırım ve bilgilerini aslında merkez duyusal özellikten aldığını düşünebilirsiniz.
Yani merkez duyusal özellik sizin en derin yeriniz olan varlıksal özelliğinizdir. Örnek vermek gerekirse, bütün duyularınız istila edilmiş bile olsa merkez duyusal özelliğiniz istila edilmeden sizi ele geçiremezler ve merkez duyusal özelliğinizde tamamen, dünya yaşamında bile sizin kararlarınız ve karakteriniz, bilgi ve tecrübelerinizle doğru orantıda bir şekilde yapılanmaya sahiptir. Varlıksal alanınızdaki enerjetik olarak en güçlü özellikleri olan duyusal özelliğinizdir.Varlık olarak ortaya çıkmış olmanızla ilk beliren duyunuz merkezlik duyusal özelliğidir. Varlığın ilk kendisidir diyebiliriz. Siz varsanız merkezlik duyusal özelliğinizde vardır, bu var olmanızla ilgili bir özelliktir. İçeriğindeki çekirdek duyu bilgileri, duyuların kendi yapılarında bulunan çalışma sistemlerini uygulayabilecek şekilde olmayıp onlara yön verecek ve oluşturabilecek şekildedir. Bu gemi ve kaptan misali bir tanımdır. Gemi duyular ise kaptanda merkezlik duyusal özelliğiniz içerisindeki çekirdek duyu bilgileridir ve onları düzenleyende sizsiniz. Gemi eğer batarsa, siz, yani çekirdek duyusal özelliği bilgilerinizle yeniden gemi yapabilirsiniz.
Bu yüzden merkezlik duyusal özelliğiniz içerisindeki bu bilgiler bu şekilde duyulardan farklıdır. Duyuların kısıtlanmış olması durumunu da geminin motorlarını ve bazı özelliklerini kapatmış olmaları ile tanımlayabilirsiniz. Ancak sizin obsede olma durumunuz, yani iradenizi ve inancınızı başkalarına teslim etme durumunuz, işte merkez duyusal özelliğinizin de başkaları tarafından yönetilmesi anlamına gelir ki işte o zaman varlıksal olarak yok olmanız yada köle olarak kullanılmanız işten bile olmayabilir, bu durumda gemide kaptanda yok olmuş olur. Siz burada bir şeye inanıyor iseniz, merkez duyusal özelliğinizde aynı inançla işini yapar.Siz burada bazı erdemleri doğru bulup uyguluyor iseniz merkezlik özelliğinizde aynı şekilde onları doğru bulur ve kendi varlıksal alanlarınızda uygulamasını yaptırır. Bu durum kendinin ve yaşamının farkında olan, erdemlerin uygulanması ile ilgili farkındalık yaşayan ve iyilik üzerine bir yolda olduğunu düşünen varlıklar için bulunmaz bir fırsat, ancak kötülükler içinde yaşayanlar için kendilerini köle yada yok olmaya götürecek kadar tehlikeli bir durumdur.
Aynı zamanda sizin iradenizin uygulandığı en güçlü alandır. Yani iradeniz, bütün varlıksal alanlarınızda uygulanmaktadır, sizin iradeniz demek sizin varlıksal alanlarınızda sizin isteklerinizi uygulatan güç demektir ve bu güç, en güçlü olarak merkezlik duyusal özelliğinizde tezahür etmektedir. Yani merkezlik duyusal özelliğinizin içeriği ile siz izin vermediğiniz, obsede olmadığınız sürece birileri ilgilenmek isterse mutlaka bu durum sizin anlayacağınız şekilde karşınıza sorular ve açıklamalar şeklinde çıkar ve ne karar vermeniz size sorulur. Sizin kararlarınız belirlenmeden merkezlik duyusal özelliğinizle temas edemezler ve bu şekilde bir temas edemeyiş olmadıktan sonrada sizi asla tam olarak ele geçiremezler. Bütün duyular sorunlu olsa bile, sağlam olan merkezlik duyusal özelliği, ( ki onunda diğer duyular gibi içeriğinde bir küre şeklinde bir alanda çekirdek duyu bilgileri alanı vardır, çevresinde merkezlik duyusal özelliğine ait enerjetik güç bulunur), bütün duyuları yeniden sağlıklı hale getirebilir.
Mesela merkezlik duyusal özelliğinizin sağlam, diğer duyularınızın sorunlu olduğunu şu örnekle verebiliriz... Dünya yaşamı baz alınarak yorumlandığında zihninde karışıklıklar, düzensizlikler, rahatsız edici düşünceler ve hayaller varken zihin duyusal özelliğinizde sorunlar vardır denebilir... Görme bozuklukları, görmekle ilgili sorunlarınız varsa görme duyusal özelliğinizde sorunlar var denebilir... Aynı şekilde cinsellikle ilgili bozukluk, sorunlar varsa cinsellik duyunuzda sorunlar var denebilir... Ancak tüm bu duyusal sorunlara rağmen sizi ayakta tutan ve yaşanabilir şekilde yaşama şartlandıran, doğru kararlar vermenizi sağlayan, medeni bir varlık şeklinde yaşamanıza imkan tanıyan nedir?İşte merkez duyusal özelliğinizin sapa sağlam olmasıdır. Eğer bu duyusal özellik sağlam olmasaydı, ya var olmak erdemini yaşıyor olmazdınız yada hitler gibi gerçek obsedörlere köle olan bir varlık haline gelirdiniz. Bu dünyada isek hepimizin duyularında sorunlar vardır demektir. Olması gereken gibi göremiyor, fark edemiyor, duyamıyor, koklayamıyor, hissedemiyoruz ve bize düşen, sağlam olan merkezlik duyusal özelliğimiz ile bütün duyularımızı tedavi etmek, kısıtlamalarını kaldırmak, sınırlandırmalarını yok etmektir... İşte bunun yolu da sevgiyi tamamlayan erdemleri ve olumsuzluğu yasaklayan eylemleri uygulamaktan geçmektedir. ( Olumsuzlukları yasaklayan eylemlerde bu halleri ile erdemdirler )
Ancak bu şekilde dünyasal sınırlandırmalardan kurtulup sonunda kendi varlığınızı olması gerektiği gibi kullanabilirsiniz. Siz varsanız merkezlik duyusal özelliğiniz vardır, diğer duyularınız yok edilmiş bile olsa merkezlik duyusal özelliğinizle onları yeniden oluşturabilirsiniz, dolayısı ile bir hitler ve yok olma hali de yaşamadıysanız, sağlam olan merkezlik duyusal özelliğiniz ile varlığınızı şekillendirebilirsiniz. Mesela bir örnek, gerçek ve işini hakkıyla yapan hakimler, savcılar adalet konusunda oldukça özenlidirler ve bu durum onların hayatlarına da yansımış bir şekilde koca bir hayatı bu şekilde yaşamışlardır. Böyle yaşaya yaşaya gerçek ve hakkıyla adaleti savunan hakimlerin, savcıların ve ilgili alanların adalet duyusal özelliği oluşmuştur, nitekim onlar her an, her yerde, her alanda duyuları olduğu için adil davranma zorunluluğu yaşarlar.
Yani otomatikman adil davranırlar her zaman, ellerinde bile olmaz. İşte bu onların uzunca bir zamandır, dürüstlükle adaleti savunmaları ve uygulamaları ile ilgilidir ve bu örnekle düşündüğünüzde, adalet duyusu olan varlıkların varlıksal alanlarında bir adil olma hali söz konusu olur ve diğer erdemleri de bu şekilde varlıksal alanlarınızda yapılandırdığınızda, otomatikman sürekli adil davranan varlıklar gibi bu erdemleri de sürekli ve otomatikman yaparsınız. Elinizde olmadan sabırlı, nazik, cesur, adil, mutlu, farkında vs. şeklinde erdemsel özellikleri uygulayan varlıklar haline dönersiniz. Ve sonunda sevgi varlığı olmayı otomatikman yaşayanlar olursunuz.Mesela bestecilerde müzik ve beste ile ilgili bir duyu oluşmuştur, bu kadar çabuk ve zorlanmadan, başka insanların hayal bile edemediği besteleri nasıl yapıyorlar. İşte alışkanlık maskesi ile duyunuzun varlığı gizlenmiştir. Duyuları oluşmuştur ve otomatikman besteler yapıp müzikler ortaya çıkarabilmektedirler. Yaşamdaki çalışmalar, tecrübeler bu anlamda duyuları oluşturmaktadır. ( aklınıza biz o zaman duyuları oluşturmak için buradayız cevabı gelmesin, nitekim çalışmak konusunu dünya ile sınırlandırmanın yanlış cevabı olur bu. ) İşte sonuç olarak yeni duyularınız olduğunda, onların çekirdek bilgisi merkezlik duyusal özelliğinizde oluşur ve sizi siz yapan, varlıksal alanlarınızın yönetici ve sahibi olduğunuzu ispatlayan, içeriğinde kendisine özel güçlerin, bilgilerin, enerjilerin bulunduğu, bütün varlıksal alanlarınızın yönetim merkezi, duyularınızı yönlendiren, aynı zamanda duyularınızdaki çalışmaların bilgisini alarak varlığı tanımlayan, ifadelendiren, yaşamını sürdürmesi için merkezlik bilgilerini varlığın kendisine veren merkezlik duyusal özelliğinizdir.
Merkez duyusal özelliğiniz içerisinde size ait olan bütün bilgi ve tecrübeler vardır ve varlığınızı, siz burada dünya hayatı yaşarken bile, bu dünyaya nasıl gelindiğini ve sizin neden burada olduğunuzu bilebilecek ve ona göre koruyabilecek, önlemler alabilecek şekilde haberiniz olmadan da koruyabilecek şekilde bir yapılanması söz konusudur. Ancak bu durum bu konudan çok uzak olan varlıklar için merkez duyusal özelliklerinin de uzaklaşmasını sağlayıcı şekilde gelişir. Bu kadar bilinmezlik ve unutma, kısıtlamalar içinde sizi hala koruyan ve var olmanızı sağlayan merkez duyusal özelliğinizin varlığıdır, çalışmasıdır. Siz ne iseniz merkez duyusal özelliğiniz odur ve sizin varlıksal alanlarınıza bakan gözünüz gibi, siz oradan bakabiliyor olsanız neyi nasıl düzenler iseniz, merkez duyusal özelliğinizde bu şekilde bir çalışma ile varlığınızı düzenler.Mesela, doğmadan öncenizi bilen merkez duyusal özelliğiniz, bu konuda size bilgi vermesi ile ilgili olarak hafıza duyusal özelliğinizin kısıtlamaları ile karşı karşıyadır ancak tam olarak neden burada olduğunuzun bilgisine sahip olarak, aynı zamanda sizi siz yapan özelliklerinizin ve bilgilerinizin en merkez yeri olduğu için, geçmişinizi bilebilen bir varlıksal alanınızın olduğunun bilgisine göre davranmak durumundasınız, bu bilginin kendinizde olduğunu bilerek bilginin çalışmasını yapılandırmalısınız. Felsefelerle, hakikati öğrenmek isteyen sorgularınızla kendinizdeki üstü kapanmış bilgilerle temas edebilirsiniz. Bu şekilde önceniz ile ilgili kendinizdeki bilgileri açığa çıkarabilirsiniz.
Siz sizde bir merkez duyusal özellik olduğunu ve onda sizinle ilgili geçmiş bütün bilgilerin olduğunu bilmeden ve bu konuda onu yönlendirmeden, onun sizinle ilgili yapacakları ancak istekleriniz doğrultusunda şeyler olacaktır. Dünya hayatında çocukluğun, yani bebeklikten başlayarak ergen olana kadar geçen zamanının merkez duyusal özelliklerimizin böyle bir çocukluk, cahillik yaşaması zorunda bırakılması durumunu düşünmenizi istiyorum? Bu zamanlarda merkez duyusal özelliğinizde çocukluk tecrübesi yaşamaktadır ve dünyada doğduğunuz andaki bilgi ve tecrübe seviyesince varlıksal alanlarınızı ancak koruyabilmektedir. Kendince dünyaya neden geldiyseniz, bu konuda bir cevap vermiştir ve sizin dünya yaşamınızı gözlemektedir ancak böyle geçen çocukluk, cahillik tecrübeleri merkez duyusal özelliğin çok uzun zaman boyunca bu şekilde bir yaşamı idame ettirmesi nedeni ile sakıncalıdır, üzerinde düşünülmesi gereken soruları ortaya çıkarmaktadır.Ancak sorun şuydu ki, merkez duyusal özelliklerimiz tüm bunların farkında değildi, dolayısı ile yani siz... Bir unutturma eylemi yaşamıştır ve kendi varlıksal özelliklerinden bir haber, duyularından ve yapısından bir haber yaşamak zorunda bırakılmıştır. Gerçeğin onda olması çok uzun süre sizin gerçeklere kayıtsız kalmanız sayesinde bir anlam ifade edemez hale gelmektedir. Ancak artık farkında, tehlikeyi, çözümü, varlığı ve kendinizi biliyorsunuz, haliyle merkez duyusal özelliğinizde. İşte bu bir varlık için karşı koyulamaz özelliklerde bir gücü temsil etmektedir. Bilginin iradesi kanununu hatırlayarak kendini bilen varlığın dokunulmazlığını hesap edebilirsiniz. Uygulanabilen sevgilerle...